İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Yazıların kategorisi: “Haberler”

Macaristan’da Gül Baba Festivali

Macaristan Dışişleri ve Dış Ticaret Bakan Yardımcısı Tamas Menczer, Gül Baba Türbesi’nde düzenlenen festivalin hedefinin Türk halkını ve iki kültür arasındaki benzerlikleri tanıtmak olduğunu belirterek, “Türk ve Macar tarihi birçok dönemde birbiriyle kesişti.” dedi.


Menczer, Macaristan’daki Osmanlı eserleri arasında yer alan Gül Baba Türbesi’nde düzenlenen ve 3 gün sürecek olan Gül Baba Kültür Festivali’nin açılışında konuştu.

Kültürel değerlerin korundukça gelecekte daha güçlü olunacağına işaret eden Menczer, ”Gül Baba Türbesi’nde düzenlenen bu festivalin hedefi, Türk halkını ve iki kültür arasındaki benzerlikleri tanıtmak. Türk ve Macar tarihi, birçok dönemde birbiriyle kesişti.” ifadesini kullandı.

Menczer, Kütahya’daki Macaristan milli kahramanı Lajos Kossuth ve dünyaca ünlü Macar besteci Bela Bartok’un Osmaniye’deki müzelerinin Türkiye tarafından korunduğunu vurguladı.

Menczer, Gül Baba Vakfı’nın bir yılda 60’a yakın program düzenlediğini de anımsattı.

Gül Baba Vakfı Genel Müdürü İstvan Szalai, konuşmasında, Gül Baba Türbesi’nin restorasyon sonrası geçen yıl kasımda açıldığını hatırlatarak, bugüne kadar 32 binden fazla kişinin ziyaret ettiği bilgisini paylaştı.

Festival süresince, Türk ve Macar kültürü temsilcilerinin yer alacağını belirten Szalai, etkinlikte konserler, bilimsel sunumlar ve sergiler düzenleneceğini sözlerine ekledi.

– Gül Baba

Gül Baba, 2 Eylül 1541’de Kanuni Sultan Süleyman’ın Budin seferi sırasında vefat etti. Tarihi kayıtlara göre, Kanuni Sultan Süleyman, Gül Baba’nın cenaze namazına bizzat katıldı.

Gül Baba Türbesi 1543-1548 döneminde 3. Budin Beylerbeyi olan Yahya Paşazade Mehmet Paşa tarafından yaptırıldı.

Türk-Macar dostluğunun sembolü kabul edilen “Budin’in manevi bekçisi” Gül Baba Türbesi, başkent Budapeşte’de Gül Tepesi (Rozsadomb) olarak bilinen bölgede yer alıyor.

Kaynak: Timeturk – 20.09.2019

Türk Keneşi Macaristan’da ofis açıyor

Türk Keneşi tanıtım ofisi Budapeşte’de açılacak.


Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi’nin (Türk Keneşi-Türk Konseyi) tanıtım ofisi hizmete girecek.

Başkent Budapeşte’de düzenlenecek açılış programına, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Macaristan Dışişleri ve Dış Ticaret Bakanı Peter Szijjarto, Kırgızistan Dışişleri Bakanı Çingiz Aydarbekov, Azerbaycan Dışişleri Bakanı Elmar Mammadyarov, Kazakistan Dışişleri Bakanı Birinci Yardımcısı Muhtar Tleuberdi ve Türk Keneşi Genel Sekreteri Bağdat Amreyev katılacak.

Ayrıca, ziyaret kapsamında Bakan Çavuşoğlu ve diğer bakanlar Macaristan Başbakanı Viktor Orban tarafından kabul edilecek.

Konuyla ilgili Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada ise ”2014 yılında Türk Dili Konuşan Ülkeler Parlamenter Asamblesine, 2018 yılında ise Türk Konseyine ve Türk Akademisine gözlemci üye olan Macaristan ile Türk Konseyi arasındaki iş birliği bahse konu ofisin açılmasıyla kurumsal bir düzeyde gelişmeye devam edecektir.” ifadeleri yer aldı.

Kaynak: AA – 18.09.2019

Macaristan ülke tanıtımı 17 Ekim’de

Başkan Büyükakın, Macaristan Büyükelçisi Viktor Matis’i makamında ağırladı.


Marmara Belediyeler Birliği ve Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Tahir Büyükakın, Macaristan Büyükelçisi Viktor Matis ve Fahri Konsolos Alpslan Kaya’yı makamında misafir etti. Çeşitli ziyaretlerde bulunmak üzere Kocaeli’ne gelen Macaristan Büyükelçisi Matis, Başkan Büyükakın’a kendilerine zaman ayırdığı için teşekkür ederek, 17 Ekim tarihinde Macaristan’ın ülke tanıtımını Kocaeli Sanayi Odası ile birlikte yapacaklarını belirtti. Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Doğan Erol’un da yer aldığı ziyarette, ulusal ve uluslararası gelişmeler de ele alındı.

“İKİ ÜLKE ARASINDA SON DERECE GÜZEL BİR İŞBİRLİĞİ VAR”

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi şeref defterini imzalayan Büyükelçi Matis, Türkiye Macaristan işbirliği hakkında Başkan Büyükakın’a bilgi aktarırken, “Türkiye ile yapılan yatırım ve iş fırsatlarını yenileyerek, dış ticaret faaliyetlerini arttırmak istiyoruz. Siyasi açıdan da iki ülke arasında son derece güzel bir işbirliği var” şeklinde konuştu. Büyükelçi Matis’e kendilerine gerçekleştirdikleri nazik ziyaret için teşekkür eden Başkan Büyükakın, Büyükşehir Belediyesi’nin hayata geçirdiği ve geçireceği projeler hakkında Matis’le bilgi paylaşımı gerçekleştirdi. Türkiye’nin ortak tarihi çerçevesinde Macaristan’la önemli kültür mirası projelerinin olduğunun da ifade edildiği ziyarette, Budapeşte, Peç, Zigetvar, Eger gibi şehirlerde birçok eserin (cami, hamam, türbe) TİKA tarafından restorasyonu için çalışmaların sürdürüldüğü vurgulandı.

“YENİ İŞ FIRSATLARI YAKALANMASI İÇİN SORUMLULUK ALACAĞIZ”

Restorasyonu tamamlanan Gül Baba Türbesi’nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Ekim 2018 tarihindeki ziyaretleri sırasında açıldığını da dile getiren Büyükelçi Matis, tarihte Osmanlı İmparatorluğu himayesinde Kocaeli’nde ikamet eden Macar halk kahramanı Thökly İmre anıtı ve müze ile ilgili yapılan çalışmalar için de Başkan Büyükakın’a teşekkür etti. Görüşmede, 2008 yılında Sekapark içerisinde Thökeli İmre Anı Evi’nde Macar Milli Müzesi tarafından bağışlanan eserlerle bu anı evinde sergilenmeye başlandığı da dile getirildi. Başkan Büyükakın, Kocaelide ki iş dünyası ile Macaristan’daki iş insanlarının bir araya gelerek yeni iş fırsatları yakalaması için sorumluluk alacaklarını da söyledi. Birliktelik karşılıklı yapılan görüş alışverişinin ardından sona erdi.

 Kaynak: Kocaeli Gazetesi – 11.09.2019

Kanuni’nin hatıraları Macaristan’da yaşatılacak

Zigetvar Kuşatması sırasında 7 Eylül 1566’da hayatını kaybeden Osmanlı Padişahı Kanuni Sultan Süleyman’ın Macaristan’da türbesinin de bulunduğu bölge, yıl sonuna kadar açık hava müzesine dönüştürülecek.


Osmanlı Devleti’nin en önemli padişahları arasında yer alan ve 7 Eylül 1566’da Zigetvar Kuşatması sırasında hayatını kaybeden Kanuni Sultan Süleyman’ın, Macaristan’da Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı (TİKA) tarafından ortaya çıkarılan türbesinin de bulunduğu bölgenin yıl sonuna kadar açık hava müzesine dönüştürülmesi planlanıyor.

Zigetvar Seferi sırasında 1566’da hayatını kaybeden Kanuni Sultan Süleyman’ın naaşının bozulmaması için çıkarılan iç organlarının defnedildiği Macaristan’ın Zigetvar kentinde, “Turbek” adı verilen bölgedeki Üzüm Tepesi’nde TİKA’nın destekleri ile yürütülen araştırma ve kazı çalışmalarının son aşamasında ulaşılan buluntular, Zigetvar Kalesi’nde, ”Turbek: Sultan Süleyman’ın Şehri- Turbek’te Bulunan Buluntular Sergisi”nde tanıtılıyor.

Ayrıca araştırma ekibi ”Süleyman’ın Türbesinin Geçmişi, Bugünü ve Geleceği” başlıklı konferans düzenliyor.

Açık hava müzesine dönüşecek

TİKA ile Zigetvar Belediyesi arasında 2012’de imzalanan antlaşma çerçevesinde hayata geçirilen “Macaristan Zigetvar’daki Kanuni Sultan Süleyman Türbesi Kazı ve Araştırma Projesi” kapsamında, 2015’te Sultan Süleyman’ın iç organlarının defnedildiği yer, 2016’da Osmanlı’nın önde gelen vezirlerinden Sokullu Mehmet Paşa’nın yaptırdığı cami, 2017’de ise caminin yanındaki tekke kalıntıları bulunmuştu.

Son olarak 20 Mayıs 2019’da başlanan kazılarda ise tekke ve içerisindeki misafirhane ortaya çıkarılmıştı.

İki mahallesi bulunan bir kasaba olduğu düşünülen, Kanuni Sultan Süleyman’ın türbesi, cami, tekke, kervansaray, ordugah ve onu koruyan palanka ile Macaristan’daki tek Osmanlı yerleşkesi olan ve 2017’de koruma altına alınan alanın açık hava müzesine dönüştürülerek ziyarete açılmasına ilişkin projeninyıl sonuna kadar tamamlanması için hazırlıklar sürüyor.

Kanuni’nin ölümü gizlenmişti

Kanuni Sultan Süleyman 1566’da hasta olmasına rağmen Avusturya’ya karşı sefere çıkma kararı aldı.

Osmanlı topraklarını 46 yıllık padişahlığı sırasında büyük oranda genişleten Kanuni, hayatını Zigetvar Kalesi Kuşatması sırasında kaybetti.

Kanuni Sultan Süleyman’ın ölüm haberi, askerler arasında kalenin fethi gerçekleşinceye kadar moral bozukluğu yaratmaması için gizlenmişti.

Kanuni’nin naaşının bozulmaması için, iç organları çıkartılarak otağının bulunduğu yere gizlice gömülmüştü. Kanuni’nin bedeni ise muhasaradan sonra İstanbul’a getirilerek, Süleymaniye Camisi avlusundaki bugünkü yerine defnedilmişti.

Kanuni’nin ölümünden sonra tahta geçen İkinci Selim, babasının iç organlarının gömülü olduğu yere türbe, etrafına da külliye yaptırmıştı. 150 yıl kadar kalan bu yapılar Zigetvar Kalesi’ni işgal eden Habsburg askerleri tarafından yıkılmıştı. Daha sonra Macarlar tarafından bu bölgeye türbe anlamına gelen “Turbek” ismi konulmuştu.

Kaynak: AA – 06.09.2019

İlk Osmanlı matbaasının kurucusu İbrahim Müteferrika anıldı

İbrahim Müteferrika vefatının 272. yılında Galata Mevlevihanesi’nde kabri başında program düzenlendi.


İlk Osmanlı matbaasının kurucusu İbrahim Müteferrika vefatının 272. yılında Galata Mevlevihanesi’nde kabri başında düzenlenen programla anıldı.

İstanbul İl Kültür Turizm Müdürlüğünce düzenlenen programda, İbrahim Müteferrika’nın kabri başında Kur’an okundu ve dua edildi.

İstanbul İl Kültür Turizm Müdürü Coşkun Yılmaz, yaptığı konuşmada Müteferrika’nın hayatına ilişkin bilgiler aktardı.

“İlk eseri Risale-i İslamiye”

İbrahim Müteferrika’nın aslen papazlık eğitimi almış bir Macar olduğunu belirten Yılmaz, “20 yaşlarına doğru incelediği eski İncillerde, Hazreti Muhammed’in peygamberliğini müjdeleyen ifadeye rastlıyor ve bunun üzerine araştırmalar yaparak Müslüman oluyor. İstanbul’a geliyor, Osmanlı ülkesine hicret ediyor. İstanbul’a geldiği andan itibaren çok seçkin bir çevrede bulunuyor. İlk eseri Risale-i İslamiye, yani İslam dinini anlattığı bir eser.” diye konuştu.

Müteferrika’nın en bilinenin yönünün matbaacılık olduğuna değinen Yılmaz, şunları kaydetti:

“Onu ilk Osmanlı matbaasını kuran insan olarak tanıyoruz ama Müteferrika matbaacılığı, sıradan bir matbaa kurma faaliyeti değil. Osmanlı devletini ve toplumunu geliştirmek amacıyla bilgiyi tabana yaymak, kitabı ve kütüphaneyi yaygınlaştırmak, çok yönlü bir kültür hamlesidir. Bastığı eserlere baktığımızda yaşadığı dönemde Osmanlı toplumunun ve devletinin içinde bulunduğu durumu ve bundan nasıl kurtulması gerektiğini düşünüyor ve çözüm üreten eserler basıyor.”

Programa, Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan da katıldı.

Kaynak: AA – 05.02.2019

YÖK’ten yurt dışındaki ‘Türkoloji’ öğrencilerine burs imkanı

YÖK, yurt dışındaki Türkoloji bölümlerine ilgiyi artırmak amacıyla yeni bir burs programı uygulamaya koydu.


Yükseköğretim Kurulu (YÖK), yurt dışındaki Türkoloji bölümlerine ilgiyi artırmak ve nitelikli yabancı öğrencileri yurt dışındaki Türkoloji bölümlerine çekebilmek amacıyla “YÖK-Türkoloji” burs programı başlattı.

AA muhabirinin YÖK yetkililerinden aldığı bilgiye göre, daha önce yurt içinde temel bilimler, ziraat ve su ürünleri programlarında ilk üç sıraya yerleşen öğrencilere burs vermeye başlayan YÖK, ardından Türkiye’nin geleceği açısından öncelikli 100 alanda 2 bin doktoralı öğretim elemanı yetiştirmeye yönelik 100/2000 burs programı uygulamaya koymuştu.

Daha sonra doktora tez aşamasında olan devlet üniversitelerindeki araştırma görevlilerinin araştırmalarının bir bölümünü dünyanın saygın üniversitelerinde yapabilmelerini desteklemeye yönelik burs programı olan “YÖK-YUDAB” hayata geçirilmişti.

“YÖK-Türkoloji” burs programı

“Yeni YÖK”, şimdi de yurt dışındaki Türkoloji programlarını desteklemek üzere “YÖK-Türkoloji” burs programını başlattı.

YÖK’ün, Türkoloji programı bulunan ülkelerde üniversiteye geçiş dönemindeki gençlere yönelik “Türkoloji Sizi Çağırıyor” sloganıyla başlattığı program, yurt dışındaki üniversitelerde bulunan Türkolojileri güçlendirmeyi ve bu programlara başarılı gençleri çekebilmeyi hedefliyor.

YÖK, bütün bu burs programlarını alan odaklı kurguluyor ve sadece başarılı öğrencileri hedefliyor.

Yurt dışındaki Türkoloji lisans programlarında her sınıftan en başarılı 5 öğrencinin, öğrenimi süresince yılda 12 ay destekleneceği “YÖK-Türkoloji Bursu”ndan yararlanabilmek için, TC vatandaşı olmamak, kendi döneminde programa yerleşen ilk 10 öğrenci arasında yer almak gibi şartlar bulunuyor. Öğrencinin burstan yararlanmaya devam edebilmesi için her dönem bütün derslerinden başarılı olması gerekiyor.

Türkiye’de doktora yapmaları hedefleniyor

YÖK, bu bölümleri tamamlayan öğrencilere Türkiye’de doktora yaptırarak, onların kendi ülkelerinde mezun oldukları üniversitelerin Türkoloji bölümlerinde öğretim elemanı olmalarını da hedefliyor.

Kaynak: AA- 01.05.2018

Macaristan Özgürlük Savaşı’nın 170. yıl dönümü

Kütahya’da, Macaristan Özgürlük Savaşı’nın 170. Yıl Dönümü dolayısıyla ülkenin milli kahramanı Lajos Kossuth’un 1850-1851 yıllarında sürgün hayatı yaşadığı evde tören gerçekleştirildi.


Börekçiler Mahallesi’ndeki evin bahçesinde düzenlenen törende, İstiklal Marşı ve Macar milli marşı okundu, Kossuth Anıtı’na çelenk bırakıldı.

Kütahya Valisi Ahmet Hamdi Nayir, törende yaptığı konuşmada, büyük devlet adamı Lajos Kossuth’u saygıyla andığını belirterek, tören için gelen Macar dostlarını kentte misafir etmekten onur duyduğunu söyledi. Büyük devlet adamlarının zor dönemlerde ortaya çıktığına işaret eden Nayir, şunları kaydetti:

“1848-1849 yıllarında Macarların Avusturya’ya karşı verdikleri özgürlük mücadelesinin ateşli savunucusu Lajos Kossuth ve dava arkadaşları galip gelmelerine rağmen Avusturya ve Rusya’nın ittifakından sonra ayrılmak zorunda kalmışlardır. Bu süreçte kendilerine kucak açan ve aynı kökün iki kolu olan Osmanlı devletine sığınmak zorunda kalmışlardır. Osmanlı da tüm dış baskılara rağmen hürriyet kahramanlarını teslim etmemiştir. Dün olduğu gibi bugünde ülkemiz zorda kalanlara yardım etmeye devam etmiştir.”

“O, pazarlık konusu yapmadan milyonlarca Macar’ı birleştirmiş ve coşturmuştur”

Macaristan’ın Ankara Büyükelçisi Gabor Kiss de 1848-1849 yıllarındaki özgürlük mücadelesinde Türkiye’nin ve Kütahya’nın büyük rolünün olduğunu söyledi.

Kütahya’nın Macaristan için özel bir yere sahip olduğunu ve özgürlük savaşında mağlup olunmasından ardından Lajos Kossuth ve çok sayıda silah arkadaşının Kütahya’ya sığındığını hatırlatan Kiss, şunları kaydetti:

“Sonraki nesiller Kossuth, Macar özgürlüğünün ve milli egemenliğinin en büyük savunucusu olarak addetmektedir. O, pazarlık konusu yapmadan milyonlarca Macar’ı birleştirmiş ve coşturmuştur. Kütahya’da kaldığı, yaklaşık bir buçuk yıl süresince Kossuth, sarsılmaz biçimde ulus inşa etme çalışmasını sürdürmüş, Türkçe öğrenerek geniş bir çevreyle mektuplaşmış, Osmanlı-Türk devlet adamlarına siyasi mektuplar ve etütler yazmıştır. Bu sayede Türk aydınlan nezdinde büyük rağbet görmüştür. Burada kaldığı sürede hazırladığı çalışmalar arasından yerel yönetimlere dayanan yeni Macar anayasa taslağını hazırlamıştır.”

Macaristan İstanbul Başkonsolosu Balazs Hendrich de Lajos Kossuth’un yaşadığı şehir Kütahya’ya gelmenin çok güzel bir duygu olduğunu dile getirdi.

Daha sonra, müzeye dönüştürülen Kossuth’un kaldığı ev gezildi.

Lajos Kossuth

Macaristan’ın 1848-1849 yıllarında özgürlük savaşını yöneten Lajos Kossuth, Avusturya ordusunu ülkesinden çıkardıktan sonra cumhuriyeti ilan etti ve ilk Cumhurbaşkanı oldu.

Rusların yardımıyla yeniden ülkesine saldıran Avusturya ordusuna yenilen Kossuth, ailesiyle sürgüne geldiği Kütahya’da 1850-1851 yıllarında kaldı.

Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kossuth’un Kütahya’daki iki katlı ve 7 odalı evini restore ederek, 1982 yılında müzeye dönüştürmüştü.

Kaynak: haberler.com – 12 Mart 2018