İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Yazıların kategorisi: “Diğer”

Koronavirüs 200’den fazla yeni Macarca kelime yarattı

Karanténkert (karantina bahçesi) koronamém (korona capsleri) pánikvásárló (panik alıcı), vécépapírkrízis (tuvalet kağıdı krizi)… daha önce Macarca’da kullanmadığımız kelimeler. Ne anlama geliyorlar? Macarca ve diğer dillerde nasıl görünüyorlar? Bu kelimeler ne kadar hayatta kalır? Koronavirüs salgınının dünyada patlak vermesinden bu yana dilbilimciler son birkaç aydaki bu yeni ortaya çıkan kelimeleri araştırdılar.

Doç. Dr. Ágnes Veszelszki, Budapeşte Corvinus Üniversitesi’nde İletişim ve Medya Çalışmaları Bölüm Başkanı ve aynı zamanda hevesli bir dil araştırmacısı. Veszelszki, son zamanlarda yapılan bir çalışmasında, hepsi koronavirüs salgını sebebiyle ortaya çıkan iki yüzden fazla yeni Macarca kelime ve ifadeyi toplamayı ve incelemeyi amaçladı. Bunlar bizim dilimizde hızlı bir şekilde ortaya çıktı ve birçok kişi bunları günlük konuşmalarda- hem sözlü hem de yazılı olarak kullanmaya başladı ve herkes bunları kolay bir şekilde hemen anladı.

Salgın yeni kelimeler yarattı ve zaten mevcut olanları dilimizde daha sık kullanılır hale getirdi, Ágnes Veszelszki “e-nyelv.hu” web sitesinde bir araştırma başlattı. Çevrimiçi bir form yardımıyla bir anket oluşturdu ve Corvinus Üniversitesi’ndeki tanıdıklarından, arkadaşlarından ve çoğunlukla üniversite öğrencilerinden 200’den fazla yeni kelime ve ifade topladı. Veszelszki, bu kelimelerin son beş ay içinde Macar dilinde ortaya çıktığını ancak sonsuza kadar “bizimle kalmayacaklarını” vurguluyor. Çabuk doğmuş olmalarına rağmen, salgın sona erdiğinde kısa sürede kaybolacaklar.

Şimdi bazı örnek kelimeleri ve açıklamaları görelim!

Farklı kategorilerde yeni kelimeler ve ifadeler ortaya çıktı. Araştırmaya göre ilk ana kategori koronavirüsün kendisi, özellikleri ve reaksiyonlarıdır.

Covidinka

Covidiot’un İngilizce versiyonundan, ek bir “d” olmadan COVID + dinka’dan Macarca versiyonu doğmuştur. Dinka, salak anlamına gelen idióta’nın komik bir ifadesidir. Covidinka olan kişi, virüsü ve sonuçlarını umursamayan bir kişidir.

Megkoronázódik (Korona olmak)

Megkoronáz ifadesi, birisinin bir erkeği veya kadını kral veya kraliçe olarak taçlandırdığı anlamına gelir. Virüsün Macarca isminden (koronavírus) megkoronázódik kelimesi doğdu. Bu, birisinin koronavirüsüne yakalandığı anlamına gelir; “korona” kelimesi Macarca’da taç anlamına geldiğinden bu virüsle adlandırılmıştır.

Bir sonraki kategori ev, ofis ve uzaktan eğitim. Salgın nedeniyle, üniversiteler ve bazı işyerleri kapandı, insanlar uzun süre evde kalmaya ve odalarından çalışmaya mecbur kaldı. Elbette bu dönemi tarif eden yeni kelimeler de ortaya çıktı.

Karanténpedagógia (Karantina’da Eğitim)

Karantina + pedagoji. Bu kelime, öğretmenlerin çocukları kendi evlerinden eğittikleri öğretim alanındaki yepyeni bir terimi ifade ediyor.

Koronaválás (Korona Boşanması)

Corona + boşanma. Birçok uzman, evde kendi kendine karantinanın yarattığı stresli durumun evli çiftlerin yaşadığı birçok evde tartışmalara ve çatışmalara yol açması nedeniyle boşanma sayısının artacağını tahmin ediyor. Koronaválás, koronavirüs salgını nedeniyle boşanmış çiftler anlamına gelir.

Karanténszakáll (Karantina Sakalı)

Karantina + sakal. Kasım’da tıraş olmama meydan okumasına ek olarak, erkekler arasında yeni bir meydan okuma karanténszakáll (karantina sakalı) gerçekleşti, bu sadece geminin batması sonrası ıssız bir adaya düşmek gibi karantinada evde oturan erkeklerin hisleri sonucu uzun bir süre tıraş olmamak anlamına gelir. Yoksa sadece yeni bir trend mi? Kararı siz verin.

3. kategori neredeyse üç aydır tüm yaşamımızı geçirdiğimiz evlerimiz ile ilgili.

Karanténkonyha (Karantina Mutfağı)

Genellikle restoranlarda ve barlarda yemek yiyen birçok kişi çevrimiçi sipariş vermek veya yemek pişirmek zorunda kaldı. Karanténkonyha (karantina + mutfak) kelimesi sadece sıradan bir mutfak değil, daha önce yemek pişirmemiş birçok kişi için yeni bir yer ve restoranlar, barlar ve fast food yerleri anlamına gelir.

Karanténrecept (Karantina Yemek Tarifi)

Karantina + tarif. Süpermarketlerden malzemeye ihtiyaç duymayan tariflerdir çünkü her şey evimizde mevcut.

Karanténkert (Karantina Bahçesi)

Karantina + bahçe. Muhtemelen birçok insan, şu an apartmanlarda değil de eğer varsa bahçeli evlerinde yaşamayı tercih ediyorlar, biraz temiz hava almak için zamanlarını bu karantina bahçelerinde harcıyorlar.

Vécépapírkrízis (Tuvalet Kağıdı Krizi)

Tuvalet kağıdı + kriz. Süpermarketlerdeki tuvalet kağıdı yokluğu bu şekilde adlandırıldı.

Pánikvásárló (Panik Alıcı)

Panik + alıcı. Gübre, tuvalet kağıdı, yiyecek ve ev karantinası için gerekli diğer her şeyi büyük miktarlarda satın almak için mağazaya koşan biri.

Eğlence ve serbest zamanla devam edelim. Evde karantina sırasında, tüm durumu unutmak için kendimizi eğlendirmek şart. Çevrimiçi ortamda arkadaşlarımızla ve akrabalarımızla “buluştuk” ve zamanımızı bir ekran üzerinden geçirdik.

Karanténivászat (Karantina’da içmek)

Karantina + içme. Online içki buluşmaları düzenleniyor; bilgisayarınızın önünde bir kadeh şarap veya başka alkol çeşitleri ile oturup birlikte içki içebilme imkanı oluştu.

Karanténmese (Karantina Masalları)

Karantina + masal. Video konferans yoluyla bir hikaye okuma.

Karanténnapló (Karantina Günlüğü)

Karantina + günlük. Duygularımızı ve düşüncelerimizi sadece sıradan olmayan bir günlüğe yazmak, çünkü bu günlük sadece salgın günlerinde yazılmıştır.

Karanténtest (Karantina Vücudu)

Karantina + vücut. Bu yıl birçok kişi karanténtest’in (karantina vücudu) yeni plaj vücudu modası olacağını söylüyor. Bu kelimeyi kendi evinizde antrenman ve egzersiz yaparak geliştirdiğiniz vücut olarak açıklayabiliriz.

Koronamém (Korona Capsleri)

Corona + capsleri. Hayattaki diğer tüm büyük olaylar ve anlar gibi, coronavirus salgını, bizi eğlendirmek ve salgını unutmamızı sağlamak için komik capsler olmadan var olamazdı. Koronamém kelimesi, koronavirüs ile ilgili tüm capsleri ifade eder.

Koronapara (Korona Paniği)

Corona + panik. Para, panik anlamına gelen pánik’in kısa versiyonudur. Koronaparası olan biri salgın ve sonuçları hakkında gerçekten endişe duyuyor, eğlenerek ve rahatlayarak serbest zaman geçiremediğinden her zaman stresli kalıyor.

Yukarıdaki çalışma, birçoğundan sadece biri ve bunun gibi çok çalışma var. Veszelszki, bu yeni kelimelerin ve ifadelerin Macar dilinin temel parçaları haline gelmeyeceğini belirterek çalışmasını sonlandırıyor çünkü salgın sona erdiğinde herkes bunların neredeyse her gün kullanılan salgın zamanı kelimeleri olduğunu sadece hatıralarında yaşatacaktır.

Çeviren: Hungarolog Onur Şahin

http://hungarologonursahin.blogspot.com/

https://www.instagram.com/macaristan.hu

Kaynak: Daily News Hungary sitesinden alınmıştır.

1956 Macar İhtilali’nin 62.Yıldönümü

İkinci Dünya Savaşı sonunda Macaristan Kızıl Ordu tarafından işgal edilmiş; Stalin’in desteğiyle komünist bir hükümet iktidara gelmiştir. Stalin’in ölümünün ardından Sovyetler Birliği içerisinde Stalin’e yönelik eleştirilerin yükseldiği bir dönemde Macaristan’da, özellikle üniversite öğrencileri arasında mevcut rejime yönelik tepkili sesler yükselmeye başlamıştır.

23 Ekim 1956 günü Macar gençliği, Polonya’da yaşananları protesto etmek için Budapeşte’de bir gösteri düzenlemiş; sayısı giderek artan kalabalıkla beraber gösteri bir ulusal bağımsızlık ve demokrasi çağrısına dönüşmüştür. Devlet yetkilileri, akşam saatlerinde gösteriyi yasaklamış ve kalabalığa dağılmalarını emretmiş olsalar da kalabalık direnmiş ve üzerlerine gönderilen askerleri geri püskürtmüştür. Komünist parti temsilcileri Sovyet işgal güçlerinden yardım istemişlerdir. Macar direnişçiler Sovyet güçlerini de geri püskürtmeyi başarmıştır. Devrim başarıya ulaşmış; ülke 1 Kasım’da bağımsızlığını ilan etmiştir. 1944 Yalta Konferansı’nda belirlenen statükonun bozulmasını istemeyen Batılı büyük devletler Macar milletini yalnız bırakmışlardır. Bunun sonucunda 4 Kasım şafağında 2500 tank ve 100 bin askerle Macaristan’ı istila eden Sovyet ordusu Budapeşte’ye girmiş; demokratik hükümeti devirip kendi sistemini yeniden tesis etmiştir. Aralarında demokratik hükümetin başbakanı Imre Nagy’nin de yer aldığı 300’ün üzerindeki ihtilalci idam edilmiş; 22 bin kişi hapis yatmış; 12 bin kişi gözaltına alınmış; 200 bine yakın kişi ülkeyi terk etmek zorunda kalmıştır.

Türkiye Cumhuriyeti hükümeti de gelişmeleri yakından takip etmiş ve Macar ihtilaline destek vermiştir. Türk kamuoyunun kalbi Macar kardeşleri için atmıştır. İhtilalin başarısız olması ülkemizde hayal kırıklığı yaratmıştır.

Macaristan’da komünist rejim 1989 senesinde yine bir 23 Ekim günü sona ermiş; bağımsız bir devlet kurulmuştur. Kardeş Macar milleti bugünü bir millî gün ve Silahlı Kuvvetler Günü olarak kutlamaktadır.

İhtilalin 62. Yıldönümü münasebetiyle olayların patlak verdiği 23 Ekim günü ve sonrasında yaşananlara ışık tutan gerçek görüntüleri sizlerle paylaşıyoruz. Videoyu bizimle paylaşma nezaketini gösteren Macaristan’ın Ankara Büyükelçiliği’ne teşekkür eder; Macar kardeşlerimizin millî günlerini kutlarız!

Mohaç Meydan Muharebesi

“Macaristan’ın güneyinde Hırvatistan sınırında kenarında ve Tuna kıyısında küçük bir şehir olan Mohaç, 1526 yılında dünyanın en önemli meydan savaşlarından birine sahne oldu.

Türklerle Macarlar 150 yıldır mücadele ediyorlardı. Bunu sona erdirecek son darbeyi vurmak üzere Kanunî Sultan Süleyman Han önce veziriazamı ve Rumeli Beylerbeyi İbrahim Paşa’yı serhadlere gönderdi. Onun arkasından da yüz bin kişilik bir ordu ile kendisi harekete geçti. Üç ayda Belgrad’a ulaştı. Bu arada İbrahim Paşa Tuna üzerindeki Petervaradin şehrini zaptetti. Macar Kralı Lajos Avrupalı kral ve prenslere başvurarak yardım istedi.

Mohaç sahrasında iki ordu karşı karşıya gelip durdular ve savaş düzenine geçmeye başladılar. Türk ordusunun sağ kanadına Veziriazam İbrahim Paşa, sol kanadına ise Anadolu Beylerbeyi Behram Paşa komuta ediyordu. Yeniçeriler ve kapıkulu askerleri Padişahın kumandasında, merkezde yerlerini aldılar.

Macar süvarilerinin ise bilinen, değişmeyen eski taktiği kullanıyorlardı. Buna göre talimli atlar birbirine bağlı biçimde saldırdıkları zaman karşı cepheyi perişan edebiliyorlardı. Kırk – elli bin kişilik eğitimli süvari kuvvetinin önünde durmak ise gerçekten çok güçtü. Akıncı Beyi Mehmet Paşa oğlu Bali Bey’in tavsiyesi üzerine, Türk Ordusu da yeni bir savaş düzeni aldı. Buna göre ordunun ağırlıkları geride bırakılarak Türk topları birbirine zincirle bağlandı ve aynı anda ateş edecek duruma getirildi. Savaş, 29 Ağustos 1526 Çarşamba günü ikindi zamanı başladı. Kanuni Sultan Süleyman Han tıpkı 1071 Malazgirt Meydan Muharebesi’nde Sultan Alpaslan’ın yaptığı gibi beyaz bir ata binmişti.

Macarların zırhlı süvari birliği tahmin edildiği gibi merkeze hücum etti. Kanatlardaki Türk kuvvetleri plan gereğince iki yana açıldılar, merkezde bulunan yeniçeriler de yavaşça geri çekilerek Macarlar’ın top menziline girmesine imkân verdiler. 300 parçadan ibaret olan Türk topları aynı anda ateş edince Macarlar dağıldı. İki yandan saldırmak için bekleyen Bali Bey ve Hamza Bey kumandasındaki akıncılar da Macarların gerilerine düşüp kaçmalarını önleyerek hücuma geçtiler. Paniğe kapılan Macar bölüklerınin başında Macar Kralı Lajos da vardı. Bu panik sırasında kaybolan kralı cesedi daha sonra bataklıkta (Csele Çayı) bulundu.

Türk topçularının üstün ateş gücü sayesinde Mohaç Meydan Muharebesi sadece iki saat sürmüştür. Bu yıldırım savaşından sonra Türkler Macaristan’ı tamamen zaptetmiş, Güney Avrupa’ya sahip olmuşlardı.”